IBM, “ağ özerkliği” vizyonunu gerçeğe dönüştüren Network Intelligence çözümünü duyurdu. Bu platform, işletme ve telekom ağlarını tekil araçlardan bağımsız biçimde yönetip yapay zekâ destekli karar vericilere dönüştürmeyi amaçlıyor. Açıklamalara göre çözüm; çok sayıda telemetri verisini, geçmiş olayları ve akıllı algoritmaları birleştirerek beklenmedik sorunları tespit edecek ve otomatik müdahaleler için öneriler üretecek şekilde tasarlanmış durumda.

Platformun temel mimarisi dört unsur üzerine kurulu: “Veri boru hattı”, “Yapay Zekâ boru hattı”, “Semantik ağ bağlamı” ve “Ajans çerçevesi”. Veri boru hattı kısmı, zaman serisi verileri, olay ve logların hem gerçek-zamanlı hem de geçmişten gelen akışlarını tekleştiriyor. Yapay Zekâ boru hattı kısmında, ağ telemetrisine özel ön-eğitimli temeller kullanılarak düşük gecikmeli çıkarımlar yapılıyor; anormallik ve sapma tespitleri bu aşamada devreye giriyor. Semantik ağ bağlamı modülü, gelen verileri yalnız ölçüm olarak değil “hangi cihaz”, “hangi yapılandırma”, “hangi prosedür” gibi bağlamsal bilgilerle harmanlıyor ― böylece daha anlamlı kök sebep analizleri mümkün oluyor. Ajans çerçevesi de yalnızca öneriler sunmakla kalmayıp, insan müdahalesiyle veya tamamen özerk olarak çözüm planları öneriyor veya uyguluyor. IBM’e göre, bu sayede “kurallar tabanlı otomasyon”tan öteye geçiliyor ve ağ kendini öğreten, adapte olan bir sisteme dönüşüyor. Ayrıca önemli bir vurgu olarak, sistemin açıklanabilir yapay zekâ (explainable AI) ile geliştirildiği; yani yapılan önerilerin ve alınan kararların “neden” yapıldığını izah edilebilir biçimde sunulabileceği ifade ediliyor.

Network Intelligence çözümü, ağ operasyonlarında insan müdahalesine olan bağımlılığı azaltmayı, sorunların tekrarlanma süresini kısaltmayı ve genel işletme maliyetlerini düşürmeyi vaat ediyor. Ancak bu tür ileri düzey yapay zekâ destekli sistemlerin başarılı olabilmesi için veri olgunluğu, uygun entegrasyon altyapısı ve kurum içi bilişsel süreçlerin yeniden yapılandırılması gibi ön şartların yerine getirilmiş olması gerekiyor. Bu bağlamda, IBM’in girişimi ağ yönetiminin geleceğinde önemli bir kilometre taşı olarak değerlendirilebilir; ancak gerçek hayatta endüstri genelinde yaygınlık kazanıp kazanmayacağı, müşterilerin uygulamaya geçiş hızına ve operasyonel olgunluklarına bağlı olacak.

Kaynak: IBM


Başa Dön